Veri avcısı
Saildrone, deniz yüzeyinden ve altından veri toplayan, haritalar oluşturulması için görüntü alan, özel tasarıma sahip, ekipsiz bir araç.
Bu yazı Naviga'nın Eylül 2022 sayısında yayınlanmıştır.
Yazı: Ayşegül Bakış
İnsansız yüzen araçlar üreten Saildrone, sağlıklı okyanuslar, güvenli ve sürdürülebilir bir gezegen için çalışıyor. Araştırmaları ile incelemelerini deniz yüzeyinde ve altında sürdüren ekip, güvenlikten haritalamaya, hava tahmininden karbon dönüşümüne ve küresel balıkçılığa kadar birçok farklı sektöre hizmet veriyor.
Saildrone’un tasarladığı, ürettiği ve idare ettiği insansız deniz araçları, en yetenekli model olarak tanımlanıyor. Rüzgâr ve güneş enerjisini kullanan Saildrone, en verimli yolla okyanuslardan veri topluyor. Üstelik bunu herhangi bir okyanustan, yılın herhangi bir döneminde gerçek zamanlı olarak yapıyor.
Okyanus veri setleri, hükümetler ve dünya çapındaki özel firmaların iş birliği neticesinde en yüksek çözünürlükte servis ediliyor.
Saildrone nasıl çalışıyor?
Denizlerin en ıssız noktalarında, en acımasız koşullarda çalışabilen yüzen drone’lar, gelişmiş akustik ve kamera sisteminin yanı sıra otomatik öğrenme algoritması sayesinde 7/24 veri iletiyor. Üretici firma, talep geldiğinde istenilen noktada drone’u suya bırakıyor, çalışma alanını belirliyor, ardından yüksek çözünürlüklü, gerçek zamanlı veri iletimi başlıyor.
Saildrone’un patentli rüzgâr tahrik sistemi, 10 yıllık çalışmanın ürünü. Sert kanat tasarımına sahip uzun bir direk ile yatay bir kuyruk içeren araçta, kuyruktaki yönlendirici rüzgârın açısına göre pozisyonunu belirliyor. Saildrone’lar, rüzgârın gücünü kullanarak 2 ila 6 knot arası hıza ulaşıyor. En yakın kara parçasından istenilen herhangi bir lokasyona yaklaşık 30 günde varıyor.
Araçların en önemli avantajı ise 12 ay boyunca karaya dönme ihtiyaçlarının olmaması. Yılda bir bakımları yapıldıktan sonra dört mevsim denizlerde çalışmayı sürdürebiliyorlar.
Saildrone’lar uydu aracılığıyla bir insanın sürekli gözetiminde oluyor ve otonom şekilde verilen mevkiden mevkiye, rüzgâr ile akıntıları da hesaba katarak ilerliyor. Bu sırada seyir için ona tanımlanmış güvenli koridoru kullanıyor.
Operasyonun sorunsuz olması için her araç AIS alıcı-verici, navigasyon fenerleri, radar reflektörü, dört kamera ile donatılmış ve kolay ayırt edilebilecek bir renk ile üretiliyor. Firma, güvenliğin önceliklerinin başında olduğunu belirtiyor ve güvenli seyir geçmişleriyle de gurur duyduklarını ekliyor.
Saildrone’un üç modeli var: Explorer (7 metre), Voyager (10 metre), Surveyor (22 metre). Explorer sadece güneş ve rüzgâr enerjisini kullanıyor. Diğer iki modelin elektrik ve dizel motorları bulunuyor.
Saildrone ile iletişim, uygulama aracılığıyla kuruluyor. Kullanıcının filosunu idare etmesini sağlayan bu uygulamadan gerçek zamanlı veri ve görüntü alınıyor. Uydudan gelen görüntüler, GRIB dosyaları, diğer gemilerin, şamandıraların pozisyonları, verici takılmış deniz canlılarının hareketleri ya da diğer otonom platformlar buradan kontrol edilebiliyor.
Misyon
Saildrone’un insansız araçları hassas bölgeler için tehditleri belirliyor. Korsanlık, narkotik, insan kaçırma ya da yasadışı avcılık gibi faaliyetler hakkında uyarı verilmesini sağlıyor. Petrol sızıntıları ya da koruma bölgelerindeki aktiviteleri takip edebiliyor.
Saildrone’daki grafik işlemci birimi, otomatik öğrenme modelini de kullanarak görsel olarak tespit ettiği verileri yorumluyor ve gerektiğinde konumlarını gönderiyor. Konumlarını gönderirken tam kapsamlı bir resim sunabilmek için radar, AIS, akustik gibi verilerle birleştiriyor.
Saildrone filosu, şimdiye kadar üzerlerinde sensörler, kameralar ve bilimsel araçlarla yüklü olarak 750.000 deniz milinin üzerinde seyir yaptı. Sonuçta da dünyanın şimdiye kadar bu kadar detaylı incelenmemiş yerlerinden geniş çaplı veri seti elde etti.
Saildrone, kameraları ile her 5 saniyede bir görüntü alarak denizlerin haritalanmasının yanında, elde ettiği milyonlarca görüntü ile eşsiz bir veri tabanı ortaya çıkarıyor. Bu görüntüler Saildrone’un yapay zekasını eğiterek güvenlik için anlık olarak karar verme yeteneği kazandırmakta kullanılıyor. Üstelik insansız olarak bunları yapabildiği için geleneksel yöntemlere göre hem daha güvenli hem daha ekonomik. Saildrone’un kategori 4 fırtınada seyrederkenki görüntülerini internette izlemelisiniz. O koşullar altında çalışıp veri toplamasının ne kadar olağandışı ve dolayısıyla değerli olduğunu daha iyi anlıyorsunuz.
Son dönemde okyanuslar konusunda yapılan en yenilikçi ürün olarak tanımlanan bu filo, belki de küresel iklim değişimiyle mücadelede insanoğlunun aradığı soruların cevaplarını vererek bizleri farklı bir noktaya taşıyacak, neden olmasın...
