Vahşi mavi


Patagonya, heybetli buzullarıyla, ıssızlığıyla insanın doğa karşısında ne kadar küçük ve güçsüz olduğunu ispatlayan sıra dışı bir yer.

Patagonya, gezegenimizin ıssızlığı ve sıra dışı doğasıyla en özel yerlerinden biri. Buranın dikkat çeken bir özelliği daha var. O da küresel ısınmanın etkilerinin en açık şekilde görülebildiği bölgelerden biri olması. Ve işte bu yüzden Patagonya, maceraperestlerin ‘çok geç olmadan görülmesi gereken yerler listesinin’ önemli bir maddesi. Güney Amerika’nın en güneyindeki Patagonya, Şili ile Arjantin arasında kalıyor vr topraklarını iki ülkenin paylaşıyor. Yaklaşık 800.000 kilometrekare genişliğindeki bölge, insan yerleşiminden çok vahşi hayata ev sahipliği yapıyor. Patagonya’da nüfus yoğunluğu o kadar düşük ki kilometrekare başına sadece iki kişi düşüyor. Vakti zamanında sadece Güney Amerikalı yerlilerinin yaşadığı bu bölgenin ismi İspanyol yerleşimcilerden geliyor. Denilen o ki İspanyollar, yüzlerce yıl önce bu bölgeye ilk geldiklerinde karşılaştıkları yerlilerin uzun boyları karşısında şaşırıp kalmışlar. Bu bölgeyi keşfeden Macellan da okuduğu bir kitaptaki dev karakterlerden esinlenerek yerlilere Patagon, bölgeye de Patagonya ismini vermiş.

Eşsiz doğasıyla bugün dünyanın her yerinden macera tutkunlarını kendisine çeken Patagonya’yı keşfetmenin en keyifli yollarından biri deniz kayağı. And Dağları’nın zirvesindeki göller, buzullarla kaplı fiyordlar, lagünler, yüksek debili nehirlerin her biri deniz kayakçılarına benzersiz deneyimler sunuyor. Hatta bölgeyi keşfetmek için kayaktan daha iyi bir araç olmadığı bile söyleniyor. Bu yüzden bölgede kayak turu düzenleyen irili ufaklı birçok acente bulunuyor.

Değişken İklim

Bu çok özel bölgede yaşam koşulları çok çetin. Çoğu zaman sert iklim koşullarının hüküm sürdüğü Patagonya’da kış ayları (Güney Yarı Küre’de olduğu için bizim yaz ayları) bir hayli soğuk ve zor geçiyor. O yüzden kayak yapmak için en uygun dönem ekim-nisan ayları arası. Bu dönem arası sıcaklıklar 12-20°C arasında değişiyor. Hatta ocak ve şubat ayında 30°C’yi gördüğü bile oluyor. Ancak bölgenin iklimi o kadar değişken ki yazın bile bir anda hava buz kesebiliyor. Bu arada soğuk ve rüzgârı umursamayanlar için kış aylarında da kayak turlarına katılmak mümkün. Bölgedeki en güzel beş kayak rotası ise şöyle sıralanıyor

Serrano Nehri: Serrano Nehri’nin bulunduğu Torres Del Paine Ulusal Parkı yürüyüşçüler için gerçek bir cennet. Parkın hemen yanından akan Serrano Nehri de (Rio Serrano) yürüyüş için gidenlere eşsiz bir parkurda kano yapma şansı tanıyor. Nehir büyük bir hızla Serrano Buzulu’na doğru akıyor. Bu rota özellikle kayağa yeni başlayanlar ve orta seviyedekiler için çok uygun.

Marble Cathedral: General Carrera Gölü (Lago General Carrera), Şili ve Arjantin sınırı arasında yer alan Aysen Bölgesi’ndeki bir göl olan General Carrera, bölgenin en önemli kayak noktalarından birine ev sahipliği yapıyor. Gölün içinde Marble Cathedral olarak adlandırılan kaya oluşumu, kalsiyum karbonat sebebiyle kayalıkların binlerce yıl içerisinde erozyona uğraması sonucu oluşan katmanlaşmayla ortaya çıkmış bir mağara. Marble Cathedral’e karadan ulaşmak mümkün değil, tek yol kayak. Mağaranın içerisi biraz serin olsa da turkuvaz suların üzerinde kürek çekmenin başlı başına bir macera olduğu belirtiliyor.

Perito Moreno Buzulu: Argentino Gölü’nde (Lago Argentino) bulunan 78 metre yükseklikteki Perito Moreno, dünyanın en ilginç buzullarından biri. İlginç olması büyüklüğünden değil sürekli hareket halinde olmasından kaynaklanıyor. Buzula yaklaşanlar çatlama ve parçaların suya düşme seslerini duyuyorlar. Bu durum sanılanın aksine küresel ısınmadan kaynaklanmıyor, aksine ısınmaya rağmen buzul gittikçe büyüyor. Ve bunun sebebini bilim insanları dahi açıklayamıyor. İçinde, buzulun üzerinde yürüyüş aktivitesini de kapsayan günübirlik kayak turları düzenleniyor.

Nahuel Huapi Ulusal Park: And Dağları’nın zirvesi aynı zamanda bir göller bölgesi. 7.000 kilometrekarelik alana sahip park, göllerin yanı sıra Valdivian Yağmur Ormanları’nın da bir kısmına ev sahipliği yapıyor. Göllerin kristal berraklığındaki sularına eşlik eden yağmur ormanları kayakçılar için muhteşem bir manzara sunuyor. Bölgedeki göller arasında birkaç günlük kayak turları düzenleniyor.

Beagle Kanalı: Zorlu deniziyle bilinen Beagle Kanalı’nı kayakla gezmek de mümkün. Kanalın içinde ve etrafında öylesine ilginç manzaralar var ki Charles Darwin, Türlerin Kökeni isimli kitabını buradaki yaban hayattan ilham alarak yazmış. Penguenler, deniz aslanlarının yanı sıra vahşi doğasıyla ünlü Tierro Del Fuego Bölgesi’nin manzarası eşlik ediyor. Ancak burada kayak yapmak çok kolay değil, o yüzden sadece deneyimlilere tavsiye ediliyor.

Horn Burnu: Yelkencilerin hayalini süsleyen, Güney Amerika’nın en güney noktası Horn Burnu da kayak parkurlarından biri. Ancak sadece gerçekten deneyimli kayakçılar için. Kayakçılar denize bir yelkenli tekneyle açılıyor ve tekne kayak süresince ekibe eşlik ediyor. Tur, en güneydeki kasaba olan Ushuaia’dan başlıyor ve orada sona eriyor. Beagle Kanalı’nı geçtikten sonra kayakçılar Caleta Martial’da deniz koşullarına uyum sağlamak için kısa bir eğitimden geçiriliyor. Ve eğer hava izin verirse ardından Horn Burnu kürek çekilerek geçiliyor.

Bölgedeki hava ve deniz koşulları kolay olmadığından her parkur her kayakçıya uygun değil. Tur acentelerinden biri olan Kayak En Patagonia parkurları üç seviyeye ayırmış. Birinci seviye parkurda, 10-25 knot havada 10-20 mil arası, ikinci seviyede 15-30 knot’ta 20-30 mil, üçüncü seviyede ise 20-35 knot’ta 30-50 mil arası kürek çekiliyor. Birinci seviyede dahi mutlaka ileri ve geri vuruş bilgisini kapsayan bir kayak deneyimi isteniyor.

Deneyim anlatıyor

Patagonya’da deniz kayağını bir de deneyimli bir isme, Naviga’nın Nisan 2019 sayısında röportajına yer ALTERNATİF ROTA 038 naviga verdiğimiz Seda Tunca’ya sorduk. Geçen sene altı ay boyunca Torres del Paine ve Bernardo O’Higgins ulusal parklarında kayak rehberliği yapan Tunca, kürek çektiği parkurları ve turları şöyle anlattı:

“Benim bulunduğum bölgede parkurlar kaç günlük tura çıktığınıza göre değişiyordu. Eğer ‘Kamp yapmak bana göre değil, ben gün sonu otelime dönmek istiyorum’ derseniz günübirlik turlar size göre olabilir. En popüler olanı Grey Buzul Gölü ve nehri turu. Parkur, Torres del Paine Ulusal Parkı’ndaki Grey Buzul Gölü’nde buzulların etrafında kürek çekip gri sularında nehirden aşağı indikten sonra tur Serrano Nehri’nin turkuaz suları ile Grey Buzulu’nun gri sularının birleştiği noktada bitiyor. Eğer hava açıksa turu bitirdiğiniz noktada biranızı yudumlarken nefes kesici Torres del Paine Dağı masifini (eski kıvrımlarla oluşmuş arazi parçası, eski kütle de denir) görmeniz mümkün. Bazı acenteler Eberhard Fiyordu’nda da günübirlik turlar düzenleyebiliyor. Buralar ulusal parkların dışında ve Puerto Natales’e yakın olmasından dolayı avantajlı. Bir başka rota da iki ya üç günlük Serrano Gölü ve Buzulu. Bu tur aslında Torres del Paine Ulusal Parkı’nda başlıyor, yani günübirlik Grey turunun bittiği Serrano Gölü ile Grey Nehri’nin birleştiği yerde. Turun ilk günü hava açık olduğunda nehirde ilerledikçe Torres del Paine masifini farklı açılardan görebiliyorsunuz. Bu arada Serrano Gölü somon balığı açısından zengin bir nehir, kürek çekerken turkuaz sulara dikkatli bakarsanız belki büyük somonları görebilirsiniz. Bu turda yemek ve kamp eşyaları kayaklara yüklendikten sonra Serrano Gölü’nün turkuaz sularında Bernardo O’Higgins Ulusal Parkı’na doğru yaklaşık 40 kilometre kürek çekerek ilerleniyor. Tur Serrano Buzulu’nun hemen yanındaki kamp alanında tamamlanıyor. Ertesi gün ise kayaklar Serrano Buzulu’nun bulunduğu lagüne taşınıp buzula doğru kürek çekiliyor. O günün parkuru çok daha kısa, yaklaşık bir kilometre. Serrano Buzulu ve lagünde kürek çektikten sonra kayakları vapura yükleyip Puerto Natales’e vapurla dönülüyor.”

Seda Tunca’nın tavsiye ettiği rota ise Tyndhall Buzulu turu. Tyndhall’un, dünyanın en hızlı yok olan buzullarından biri olduğuna dikkat çeken Tunca, “Turkuaz renkli gölde küçülen buzulun kayalarda bıraktığı izler size başka bir gezegende imişsiniz hissini yaşatıyor. Kayalara dikkatli bakarsanız, Ichthyosaurus fosilleri bile görme ihtimaliniz var. Kayak ile yaklaştığınızda buzulların görkemi kendinizi küçücük hissettiriyor. Bazen buzulların düşüşüne kayaktan tanık olmak da mümkün. Motor sesi olmadığı için yaban hayatının birçok örneğine denk gelebilirsiniz. Patagonya, iklim değişikliğine kendi gözlerinizle tanıklık edebileceğiniz yegane yerlerden biri” diyor.

Turlarda kayak ve kamp malzemeleri genelde acentelerden kiralanabiliyor. Bazı şirketlerin tur ücretine de dahil olabiliyor. Pekiyi Patagonya’da kimler kürek çekebilir? Zorlu bir rota olduğundan bu sularda kürek çekmek pek de kolay değil. Seda Tunca bu sorumuzu şöyle yanıtlıyor:

“Bu sorunun cevabı hava durumuna, katılmak istediğiniz tura, tur şirketinin kalitesine ve tecrübenize göre değişiyor. Eğer hava durumu şiddetli Patagonya rüzgârı göstermiyorsa günübirlik tura tecrübeniz olmasa da katılabilirsiniz. Ancak hava durumu çok rüzgârlı gösteriyorsa muhtemelen 40 kilometre kürek çekeceğiniz Serrano turuna katılmanız iyi bir tecrübe olmayacaktır. Patagonya’da kürek çekmek için sağlıklı, dayanıklı ve fit olmanız gerekiyor. İki ya da üç günlük turlar için ise genelde tecrübe isteniyor.”