Tek mi? çift mi?


Tek gövdeli-çift gövdeli kıyaslaması denizcilikteki en ‘moda’ başlıklardan biri oldu. Birine diğerinden daha iyi demek doğru ve adil olmaz.

Yaşam alanı açısından

Yıllarını denizlerde tek ve çift gövdeli teknelerde geçirmiş biri olarak katamaranda yaşam alanları tek gövdelilere göre çok daha rahattır. Burada rahatlıktan kastım MERCEK ALTINDA ilk olarak teknenin dengesi olabilir.

Katamaranlarda güverte ve teknenin iç kısmında seyir halindeyken yürümek çok daha rahattır. Denge konusundaki bu avantaj, özellikle küçük çocuklar ve yaşı ileri denizcilere büyük kolaylık sağlar. Denizi seven ama deniz tutmasından korkan birçok insan için hareket etkisi çok daha az olan katamaranlar mantıklı bir seçim diyebilirim. Katamaranlardaki bir diğer ve önemli yaşam kolaylığı konusu ise yemek üzerine olabilir. İster seyirde olun ister demirde, mutfakta yemek pişirmek ya da yemek yemek çok daha konforludur çünkü katamaranlar tek gövdeli tekneler gibi yalpaya düşmez. Tabii ki katamaranların en bilinen özellikleri iki gövdeden oluşması ki buradan da yaşam alanlarının ne kadar geniş olabileceğini tahmin edebilirsiniz. Salon, kokpit, mutfak ve kamaralar yüksek tavanlı ve ayakta durmaya müsaittir. Yerleşim düzeni sayesinde mahremiyet sağlamak daha mümkündür. Çünkü salon ve kamaralar arasında daha büyük ayrımlar vardır. Özellikle çocuklar odalarında (kamaralarında) vakit geçirip, erkenden uyuyabiler.

Tek gövdelilerin aksine düz ayak bir girişi olan katamaranlarda kokpitten salona geçiş çok rahattır. Kullanım alanlarının tamamının su hattının üzerinde olması ise çok daha iyi havalandırma sağlar. Ayrıca havaların sertleştiği durumlarda tek gövdeli teknelerde sallantıdan kaynaklı yerinden oynayan birçok eşyanız olurken, katamaranlarda neredeyse hiçbir şey yerinden oynamaz, kırılarak size zarar vermez. Ayrıca katamaranların depolama alanları da tek gövdelilere göre oldukça fazladır, scuba ekipmanı, su oyuncakları daha kolay saklanır. Katamaranların en keyifli yanlarından biri de güneşlenme alanlarının oldukça geniş olmasıdır. Trambolinde çok daha rahat vakit geçirme şansınız vardır ve tekne altına, tüpler arasına hamak asıp denizin tadını farklı şekilde çıkartabilirsiniz.

Yaşam alanları bakımından katamaranlar benden tam puan alıyor. Sanırım katamaran satışlarında artışa sebep olacağım. Her şeye rağmen unutmamak gerekir ki tek gövdeli teknede ya da katamaranda da olsanız, rahat ve mutlu olmak için kendinizi denizden gelen huzura teslim etmek ilk kuraldır.

 

Yelken performansı açısından

Tek gövdeli tekneler orsa gidebilirken katamaranlar dar apaz seyri yapar. Daggerboard’lu katamaranlar tek gövdeli tekneler gibi orsa seyri yapabilirken daggerboard’suz katamaranlar %20 daha süratli olmasıyla biraz açık seyir yapsa da aradaki fark kapanır. Rüzgâraltına doğru kaymalar salma dezavantajı ve rüzgâr tutma yüzeyinin fazlalığından dolayı katamaranlarda daha fazla olur. Bu yüzden rüzgâr hızıtekne hızı uyumunu doğru trim ve rota ile yakalamak gerekir. Tekne önce apaz rotasında hızlandırılır sonra istenirse daha dar veya geniş seyir tercih edilir. Yelkenlerin hava koşullarına göre doğru oranda açılması, aynı seviyede camadan kullanımı da teknenin fazla orsaya kaçmasına engel olur. Aşırı orsalama eğilimi, düz bir rotada gidebilmek için sürekli dümen kullanmaya sebep olur. Bu da dümen palasının sancak veya iskeleye doğru sürekli açılı kalması ve fren vazifesi yapması anlamına gelir. Orsalama eğilimindeki teknenin ana yelkeni küçültülerek cenovası büyütülürse, yanal rüzgâr denge merkezi ön tarafa kayacak ve dümen rahatlayacaktır.

Rüzgâr üzerine orta kuvvet ve üzeri yapılan seyirlerde katamaranların iki gövdesinin arasından pruvadan gelen dalgalar rahatsız edecek şekilde alttan vurma yapar. Güverte köprü yüksekliği daha fazla olan katamaranlarda bu seyrin daha konforlu olduğunu söyleyebiliriz. Kimi zaman da tek gövdeyi pas geçen kaba dalgalar diğer gövdeye içerden vurarak seyirde rahatsız edebilir, teknenin dengesini tek gövdelerle kıyaslayınca her havada kahvenizi kokpitte ufak sallantılarla içerken bu görmezden gelinebilir ya da saatlerce yatık teknede bir yere tutunarak seyir yaptığınızı düşünün, seçim sizin.

Geniş seyirlerde çarmıhların direkten daha geride durması tam pupa seyri yapmaya müsaade etmese de ana yelkensiz cenova ve bir diğer ön saha yelkenini ayı bacağı pozisyonunda kullanarak hızlı bir pupa seyri mümkündür. Teknenin geniş eni, pupa seyrinde simetrik bir balonu, göndersiz kullanabilmeyi sağlar. Kuvvetli denizlerde ise yeterince camadan vurulmuş dengeli bir ana yelken ve cenova kombinasyonu tavsiye edilir.

Tek gövdelilerin ağır kurşun salmasıyla, buna bağlı daha derin su çekimiyle suyun hareketine daha uyumlu bir sarkaç gibi sallanıp, düzeldiğini görürüz. Bunun yanında katamaranlarda ağırlık merkezi daha yukarıdadır ve salınımı daha az ama daha serttir. Tek gövdeliler kuvvetli rüzgârda yatar ve bu şekilde yelken daha az rüzgâr tutar. Katamaran yatmadığı için kuvvetlenen rüzgârlarda daha erken camadan müdahalesinde bulunmak gerekir.

 

İster katamaran olsun ister tek gövdeli tekneler olsun en iyi tekne sizin ihtiyacınıza cevap verebilen teknelerdir. Kullanım amacınıza göre seçim yapmanız her zaman doğru karar olacaktır. Pruvanız neta, rüzgârınız kolayına olsun!

 

 

 

Bakım açısından

Katamaran bakımları tek gövdeli teknelere kıyasla daha masraflı ve zahmetlidir. Çift gövdeli teknenin kapladığı alan, iki tek gövdeli teknenin kapladığı alandan fazladır. Buna göre daha çok zehirli boya kullanmanız gerekir. İki gövde arası salınımdan dolayı ‘örümcek ağı’ dediğimiz malzeme deformasyonları olabilir. Panik yapmaya gerek yok! Bunlar çözebilir şeylerdir ama zamanında müdahale, emek ve masraf gerektirir.

Aynı şeyler armada da geçerlidir. Liftinler, bağlantı yerleri sık sık gözden geçirilmelidir. Yelkenler, genellikle tek gövdelilere göre daha hacimli oldukları için fazla yük armaya ve bunların bağlantılarına yansır.

Katamaranların büyük çoğunluğu çift motorludur ve bu motorlar genellikle ‘sail drive’ kuyruğa sahiptir. Bunlar özel bakım gerektirir. Önerilen aralıklarla keçeleri, problem yaratmadan tekne karaya alındığında değiştirilmelidir.

Tekne sudayken şanzıman yağı sık sık kontrol edilmelidir. Yağ eğer süt kıvamına yakın bir renk almışsa, keçeden su giriyordur. Keçe değiştirmeyi öbür motorda sorun olmasa bile çift çift yapmakta yarar vardır.

Bu kuyrukların en hayati parçası su sızdırmazlığını sağlayan diyaframdır. Bunlar önerilen sürelerde mutlaka değiştirilmelidir. Yoksa tekneniz ummadığınız bir anda batabilir.

Evet, diyaframların belirtilen sürelerin bir-iki yıl üstünde kullanımlarda bir sorun yaşamayan, ben dahil birçok denizci arkadaşımız vardır ama bu sizin sorumluluğunuzdadır!

Murphy'nin teknenizi ziyarete ne zaman geleceği hiç belli olmaz! 

 

 

Kara ve deniz parkı açısından

Katamaran mı, tek gövdeli mi diye sorulduğunda pek çok deniz sevdalısının aklına hep marina ücretinin yüksek olacağı geliyor. Bu bir noktaya kadar doğru fakat 44 feet bir katamaranın yaklaşık 65 feet bir tek gövdeli tekne alanı kapladığını da göz ardı etmemek gerek. Marinalar için denize doğru uzantılar çok sorun teşkil etmezken iskelede kapladığı genişlik marinalar açısından dezavantajdır. Ayrıca bir yerine bir buçuk tekne yeri kapladığı için diğer kalan yeri ancak yanına bir katamaran koyarak değerlendirebilirsiniz. Koç boynuzu aralıkları ve pedestal aralıklarının her seferinde yer değiştirilememesi karşılıklı yaşanan diğer bir sıkıntı. Bağlama bedelleri ve çekme atma bedelleri tam boy X tam en çarpılarak metrekare olarak hesaplanır.

Katamaranlar alım maliyeti olarak da kullanıcılar için yük, bağlama maliyeti kapladığı metrekarenin yüksek olması sebebiyle kısmen daha yüksektir. Katamaranı karaya çekebilecek geniş lift havuzu bulmak, karada daha yüksek konaklama bedeli ödemek, daha fazla alt hacim sebebiyle daha fazla boya ve işçilik gibi dezavantajları var. Ancak geniş havuzluk ve düz ayak kullanım, daha fazla rahatlık sunması, çift motorla kolay manevra imkanı, sığ sularda endişe etmeden seyir imkanı, yelken alanının daha geniş olması, salma gibi bir ağırlığın sürekli taşınmaması, dengeli duruşu nedeniyle dalgalı denizde daha az sallanma gibi sayılabilecek pek çok avantajları da var. Bu gibi sebeplerle son dönemlerde birçok denizci tek gövdeli yerine göre çok gövdelileri tercih ediyorlar. Bu tercihlerinde çok da haklılar.

 

 

Çekme atmada olanaklar kısıtlı

Türkiye kıyılarındaki iskeleler, küçük restoranlar, balıkçı barınakları vb. yerler katamaran ile bağlanmak için çok uygun olmayabilir. Ancak demirde bağlı/ alargada iken, kıyıya botla çıkıp tüm alışveriş gibi ihtiyaçlar görülüp tekneye dönülebilir.

Bir katamaran manevra yaparken neredeyse kendi etrafında 360° dönebiliyor, bu da biz marinacılar için katamaranları bağlayacak yer seçenekleri açısından bir nebze kolaylık sağlıyor. Ancak Teos Marina gibi doluluk oranı yüksek bir marinada çift gövdeli için yer bulmak zor olabiliyor. Fakat biz Teos Marina’da 10 metre boydan 24 metre boya kadar olan bütün katamaranları yan yana bağlayarak yer kayıplarımızı en aza indirdik. Hepsi bir arada. Böylece de aynı tip tekne sahipleri yan yana olunca muhabbetler de ortak oluyor ve yeni dostluklar kuruluyor. Katamaran sahiplerinin teknelerini ev gibi gördüklerini ve çoğu zaman marinalarda teknesinde daha uzun süre konaklayan misafirlerin ağırlıkla katamaran sahipleri olduğunu da gözlemliyoruz.

Çekme atma operasyonları açısından ise, katamaranlar gövde genişlikleri sebebiyle gezer vinç ile karaya alınacakları marina bulmakta zorlanabiliyorlar. Ekseriyetle bulundukları marinanın çekek havuzu yeterli genişlikte olmuyor, bu da katamaran sahibi için ek bir külfet olabiliyor.

Teos Marina’da çekek havuzu genişliğimiz, 7,20 metre genişliğe kadar olan teknelere uygun. 75 ton travel lift ile hizmet veriyoruz. Havuz genişliğimize uygun tüm tekneleri çekme yeterliliğine sahibiz.