Rotamız SeaKayaKöy’e


Deniz kayağıyla dünyanın her yerinde maviliklerin tadı çıkarılabilir. Ancak oya gibi işlenmiş kıyılarımızda bu işin tadı bambaşkadır.

Bu yazı Naviga'nın Ağustos 2021 sayısında yayınlanmıştır.

Yazı: Şule Kaya

SeaKayaKöy, ODTÜ’lü iki ev arkadaşı Cenk Armağan ve Murat Yılmaz tarafından kuruldu. Bu fikir, her ikisi de mühendis olan Cenk Armağan ve Murat Yılmaz’da, 2015 yılında Yunanistan’ın Kefalonya adasında aldıkları deniz kayağı eğitimi sırasında filizlendi.

Oradaki deniz kayağı firmasının organizasyonundan, çalışanlarıyla aralarında oluşan enerjiden, bu sporu hem profesyonelce hem de eğlenerek yapmalarından etkilenen iki arkadaşın kendilerine “Deniz kayağı kıyılarımız için çok uygun, ülkemizde de yapamaz mıyız?” diye sorması üzerine SeaKayaKöy’ün tohumları atıldı. Ekip, kendilerine ana kamp olarak deniz kayağı için en uygun bölge olduğunu düşündükleri Fethiye’deki terk edilmiş Rum köyü Kayaköy’ü seçti. Şirket gerekli ekipman ve aksesuarlar, izin belgeleri alındıktan sonra pandeminin yarattığı tüm engellere rağmen Temmuz 2021’de faaliyetine başladı.

SeaKayaKöy’ün kurucuları 1998’den bu yana doğa yürüyüşü, kampçılık ve teknik olmayan dağcılık, 2013’ten beri aktif olarak deniz kayağı sporu yapan Murat Yılmaz ve Cenk Armağan. Ancak ekipte deniz kayağı konusunda çok deneyimli iki kişi daha var. Bunlardan biri dokuz yıl boyunca Türkiye’nin yanı sıra Patagonya/Şili, Malezya, Singapur, Hong Kong, Güney Afrika, Tayland, Kenya, Avustralya ve Namibya’da doğa sporları rehberliği ve ekspedisyon liderliği yapan Seda Tunca. Deneyimli sporcu BC-4 yıldız deniz kayağı liderliği sertifikası, ACA-3 yıldız nehir kanosu sertifikası, Rescue 3 uluslararası-kurtarma botu operatörü ve profesyonel akarsu kurtarma teknisyeni sertifikaları ile NOLS-WFR doğada acil müdahale sertifikasına sahip. Ekibin bir diğer deneyimli ismi ise 30 yıldan fazla süredir doğa sporları rehberliği ve eğitmenliği yapan Dean Livesley. Türkiye’nin ilk deniz kayağı operatörlerinden biri olan Livesley ayrıca Karia Yolu kitabının da yazarı. Livesley, Turkish Coast: Kaş to Dalyan, Turkish Coast: Bodrum to Marmaris, A Guide to Kayaköy kitaplarına da katkıda bulunmuş.

Rota, Fethiye’nin en güzel koyları

SeaKayaKöy günübirlik ve kamplı turların yanı sıra kişiye özel turlar, firma etkinlikleri ve bu spora yeni başlayanlar için uluslararası standartlarda beceri geliştirme programları düzenliyor. Kayakçıların alacakları bir eğitim için ön hazırlık niteliğindeki bu programlarda önce teorik bilgiler veriliyor ardından denizde uygulama yapılıyor. SeaKayaKöy katılımcılara rehberlik ve eğitmenliğin yanında rota danışmanlığı, deniz kayağı ekipman ve aksesuarları, kamp malzemeleri, güvenlik malzemeleri ve lojistik destek sağlıyor. SeaKayaKöy’ün turları Fethiye civarındaki koylardan oluşuyor. Halen düzenledikleri turların rotaları Akvaryum Koyu, Karacaören Adası, Darboğaz Kumsalı, Gemiler (St Nicholas) Adası, Soğuk Su Koyu, Beştaşlar Kumsalı, Sarı Su Kumsalı, Belcekız Sahili, Kıdrak Sahili, Kelebekler Vadisi, Kabak Koyu ve Cennet Koyu’nu kapsıyor. Ancak ekip önümüzdeki yıllarda bu rotayı genişletmeyi hedefliyor.

Deniz kayağı turlarına herkes katılabiliyor. Aranan tek şart yüzme bilmek. Kamplı ve uzun mesafeli turlarda ise katılımcıların deniz kayağı için gerekli olan bazı temel becerilere sahip olması bekleniyor. Kamplı turlarda konaklamalar çadırlarda yapılıyor. Eğer çıkılan koyda tesis varsa orada da konaklama yapılabiliyor. Katılımcılar tüm malzemeleri kayakların bagajında taşıyor. Çadırlarını kendileri kuruyor, yemeklerini kendileri yapıyor.

Aklımıza hemen şu soru geliyor: SeaKayaKöy’ün turlarına katılanlar ne gibi deneyimler yaşıyor. Cenk Armağan bu sorumuzu şöyle yanıtlıyor: “Katılımcılarımızı doğaya daha da yaklaştırdığımızı söyleyebiliriz. Bir teknedeyken de doğadasınız ama bir deniz kayağındayken her şey daha yavaş, gidebileceğiniz hız belli ve doğanın tüm elementlerini hissediyorsunuz. Örneğin deniz biraz hareketlendiğinde ya da rüzgâr çıktığında doğanın gücünü hemen hissediyorsunuz. Her şey daha da yavaş olduğu için teknedeyken dikkat etmeyeceğiniz güzellikleri fark etmeye başlıyorsunuz. Bir yeri sadece görmek değil de hissetmek istiyorsanız deniz kayağı en güzel yollardan biri.”

Dört mevsim yapılabilir

Kıyılarımızda deniz kayağı, uygun kıyafetler ve hava durumu kontrol edilerek dört mevsim yapılabiliyor. Türkiye’nin güney ve güney batı sahilleri için en ideal zamanlar mart sonundan itibaren haziranın başına kadar, sonbaharda da eylül ve ekim ayları.

Peki deniz kayağı zor bir spor mu? Cenk Armağan, temel bazı bilgi ve becerileri edinen herkesin, güvenlik tedbirlerini de alarak deniz kayağı yapabileceğini söylüyor ve “Başlangıç aşamasında doğayı sevmek, spor yapmayı istemek ve denizden korkmamak yeterli. Her sporda olduğu gibi temel bilgi ve becerileri aldıktan sonra seviye ilerletmek, yeni beceriler kazanmak kişisel yeteneklere ve çok çalışmaya bağlıdır” diyor. Armağan deniz kayağının en keyifli yanlarını şu sözlerle anlatıyor:“Kokpite oturduğunuzda deniz yüzeyine çok yakınsınızdır ve bir kürek hareketinizle kayarak yol alırsınız. İlk kez kayağa oturan ve o ilk tedirginliği üstünden atan herkes bu durumun büyüsüne mutlaka kapılır. Kimisi pırıl pırıl turkuvaz bir denizin üzerinde süzülmeye bayılır, kimisi sığ bir sahilde kırılan dalgalarla sörf yapar. Çok uzun mesafeleri günlerce kürek çekerek kat eden ve dayanıklılığını perçinleyenler de vardır. Devasa buzulların veya balinaların arasından geçerek görkemlerine şahit olan da. Kürek çekmek için bazıları yüksek kaya duvarlarının kenarlarını seçer, bazıları tarihi şehir ve liman batıklarının üzerinden geçmekten mutlu olur. Kısaca kayağınız ve küreklerinizle denizde bir güzellik mutlaka bulursunuz. Teknelerin giremediği deniz mağaralarına girebilmek, karayolu olmayan bakir koylarda gecelemek, bu güzellikteki yerleri deneyimlerken fosil yakıt kullanmamak... Motor gürültüsü olmadığı için teknelere oranla yaban hayatı daha yakından görebilmek, kıyı bandında veya deniz üzerinde bir tesise ihtiyaç duymamak... Ve gün sonunda üzerinizdeki tatlı yorgunlukta hedefe kas gücünüzle ulaşmış olmanın hazzı ve gururu... İşte tüm bunlar deniz kayağının en keyifli yanları.”

Turlar ve programları

Günübirlik turlar: Bu turlar deniz kayağına yeni başlayanlar, merak edenler, denemek isteyenler için oluşturulmuş. 6-8 kilometre kürek çekme mesafesinde 4-5 saat süren bu turlar, yüksek dalgalara ve akıntılara maruz kalmayan, görece korunaklı bölgelerde yapılıyor. Yüzme molaları da verilerek doğa harikası koylar dolaşılıyor.

Kamplı turlar: Tecrübeli kayakçılara daha uygun bu turlar günlük 15-20 kilometre kürek çekme mesafesinde isteğe göre 7-8 güne kadar uzayabiliyor. Bu turlarda katılımcılar zaman zaman dalga ve rüzgârın eşlik ettiği uzun deniz geçişleri ve kamp yapılan ıssız sahillerin tadını çıkarabiliyor.

Kişiye özel turlar: Rotayı, kürek çekme mesafesini, kamp alanlarını ve benzeri şartları kendisi belirlemek isteyen kişi veya gruplara özel düzenlenen turlar. Bu turların öncesinde rehber, katılımcılarla bir araya gelip tüm detayları konuşuyor ve kişiye (gruba) en uygun faaliyeti planlıyor.

Yanınıza ne getirmelisiniz?

Günübirlik turlar için:

  • UV korumalı uzun kollu deniz tişörtü
  • Deniz şortu, deniz taytı, bikini, mayo
  • Sandalet veya deniz ayakkabısı
  • Güneş gözlüğü Şapka Buff ya da bandana (isteğe göre)
  • Güneş kremi (suya dayanıklı)
  • Dudak güneş koruyucu (isteğe göre)
  • Kişi başı 1,5 litre su
  • Kişisel ilaçlar Enerji verici atıştırmalıklar
  • Kimlik vb.

Kamplı turlar için ilaveten:

  • Uyku tulumu Kafa feneri
  • Su geçirmez çanta
  • Sıcak tutacak giyecek (polar, hırka vb.)
  • Terlik Sivrisinek kovucu ilaç