Bir satış temsilcisinin gözünden fuarda tekne bakarken sormanız gereken doğru soruları öğrenmek ister misiniz?

Her malın bir alıcısı vardır ama mutlu olunmayan alışveriş, sizi denizden soğutur!

Denize olan ilginin artışıyla üreticiler ve ürünler büyük değişiklikler göstermeye başladı. Bir zamanlar “Yelkenli tekne veya motoryat sahibi olmak istiyorum” dediğinizde önünüzde üç-beş seçenek vardı. Şimdi farklı kavramlar, farklı ihtiyaçlar, farklı bütçeler ve farklı kullanımlara uygun seçenekler arasında bir seçim yapabiliyorsunuz. Alıcı ne sunulduğunu incelemekten öte, ne istediğini kesinliğe kavuşturmalıdır. Satıcının karşısına ‘‘Yelkenli arıyorum’’ diye geliyorsanız seçeneklerden birini size satmaya çalışacağı bir gerçek. Ancak bir denizci gözüyle bakarsanız, cebinizdeki paradan çok ne aradığınızla ilgileniyor olması, sizi, yaşantınızı, eşinizi, çocuklarınızı, yaşadığınız ve teknenizin bağlı kalacağı limanı, zaman imkanınızı, seyir sıklığını, bütçenizi, teknenizden ve denizden ne arzuladığınızı çok iyi anlıyor olmalı. Bu soruları sormayan, arayışınızın değerlendirmesini iyi yapmayan bir satıcı aslında sadece malını satmayı hedefliyordur. Aldıktan sonra duyduğunuz memnuniyet de fazla ilgilendirmez... Bu da yanlış yatırımı ve beraberinde denize küsmeyi getirir. İşin doğrusu şu anda piyasada kalite anlamında kötü bir ürün bulunmuyor.

Denizi, doğru seçimlerle çok büyük yatırımlar yapmadan da keyifli hale getirmek mümkün.

Doğru talebin dışında örnek ürünler de test edilmeli. Tekne sahipleriyle bilgi paylaşımında bulunulmalı. Daha önce başımdan geçen ilginç diyaloglar oldu: Müşteri standa “Arkadaşlarım kullanım için en uygunun 35 feet bir tekne olduğunu söyledi. Böyle bir tekne bakıyorum” diye geldi. İşte büyük bir yanılgı!

Başkaları ile sizin kullanımınız aynı olmayabilir. Bunu size satıcı da söyleyemez. Ne aradığınızı anlatırsanız, size bu ihtiyaçlara hangi modellerinin uyabileceğinden bahseder.

Fuarlar yenilikleri, aradığınız özellikleri, baktığınız markanın işçiliğini ve kalitesini inceleyebileceğiniz bir imkan sunar. Hem de tüm ürünleri bir arada inceleme ve karşılaştırma özgürlüğüyle. Ancak fuara gitmeden önce aradığınız özellikleri taşıdığını düşündüğünüz modelleri veya markaları hedeflemelisiniz. Aksi taktirde bir bombardıman altında hedeflerinizden ve arayışlarınızdan sapmanız çok mümkün. Girip içerisine, ailenizle veya yalnız olarak zaman geçirmelisiniz. Aklınıza takılan kullanımları satış temsilcisinden uygulamalı olarak göstermesini istemelisiniz. Yeni modellerde nelerin yenilik olarak değerlendirildiğini takip etmelisiniz. Ne amaçla bu değişikliğin yapıldığı hakkındaki açıklamaları dinlemelisiniz.

Fiyat ise son olarak seçimini yaptığınız modeller ve markalar arasında kağııt üzerinde çalışmanız gereken bir detay. Zaten eğer aradıklarınızı listelemişseniz, ihtiyacınız için de bütçenizi bilerek fuardasınız. Modellerin kararı sonrası şantiyeden çıkıp suda yüzeceği ilk seyre kadar bir zaman planlaması ve bütçe istemelisiniz. Satıcıya kalemleri liste liste belirletip daha sonra da bu bilgileri masaya yatırarak kararınızı vermelisiniz.